Ölen bir insanın ruhu çıkar ve bu ruhların yaşayan insanlarla irtibatta geçeceğine dair hiç bir ayet ve hadis bulunmamaktadır. İnsanoğlu ruhani varlıklar hakkında bilgi sahibi değildir ve Kur'an'da bu açıkça belirtilmiştir;
"Ve sana ruh hakkında soru soruyorlar. De ki: "Ruh, Rabbimin bileceği bir şeydir. Size pek az ilim verilmiştir." (İsra suresi, 85. ayet)
Kur’an'da ruh kelimesi geçmektedir ve bazı yerlerde "er-ruh" şeklinde kullanılmıştır.
Ruh çağırma seansları
Bazen falcıların, medyum denilen kişiler ruh çağırarak insanın sıkıntı olan durumlarını çözdüğünü veya gelecekten haber verdiklerini biliyoruz. Tabi ki bunun İslam'da hiç bir yeri yoktur. Geleceği ancak Allah bilir. Ayrıca ruh çağırmak dediklerinde ruh çağrılmaz cin çağrılır. Fakat cinler dahi gaybı bilemez. Ruh çağırıyoruz denildiğinde de gelen cindir. Cin de geleceği yani gaybı bilemez.
"Süleyman'ın ölümüne hükmettiğimiz zaman, onun ölümünü onlara ancak değneğini yemekte olan bir kurt gösterdi. Süleyman'ın cesedi yıkılınca cinler anladılar ki, eğer gaybı bilmiş olsalardı aşağılayıcı azap içinde kalmamış olacaklardı." (Sebe suresi, 14. ayet)
Ruh çağırma seansları aslında cinlerle haberleşme olayıdır. Cinlerin varlığı dinimize göre de gerçektir. Cinlerin içinde şeytan gibi insanı aldatan ve şerre yönelten cinler ve hayırlı işler işleyen cinler bulunmaktadır. Cin çağırma veya ruh çağırma olayı falcılık olayı olarak görüldüğünden dinimizce günahtır. İnsanları Allah'tan başka varlıklardan medet umma eğilimine yöneltmektedir. Müslümanlar kendi sıkıntıları için sadece Allah'tan yardım dilemeli, Allah'tan medet ummalıdır.
Özetle
Bu olayları maddi kazanç, çıkar ve istismar aracı olarak kullanan kişiler bulunduğu için ruh çağırmak diye bir tabir maalesef vardır. Ruh çağırmak diye bir şey yoktur, Ruh bir insanın isteğiyle gelmez. Ruhlar tamamen Allah'ın kontrolündedir. Bu olayların caiz sayılabilmesi söz konusu değildir, günahtır.