Namaza başlamadan yerine getirmemiz gereken şartlar
1- Hadesten tahâret; gözümüzle görülmeyen pisliklerden temizlenmektir. Abdest almak, gusül abdesti almak, bunların mümkün olmadığı zamanlarda teyemmüm almak gibi.
2- Necâsetten tahâret; gözümüzle görülen pisliklerden temizlenmektir. Vücudumuzun, elbisenin ve namaz kılanacak yerin pis sayılan şeylerden temizlemesidir.
3- Setr-i avret; örtülmesi gereken yerlerin örtülmesi demektir. Erkeğin avret yeri, göbeğinden diz kapağına kadardır. Kadınların ise, yüz, ayak ve ellerinden başka her yeri avrettir.
4- İstikbâl-i kıble; namaz kılan kimsenin Kıble yani Kâbe yönüne dönmesi demektir.
5- Vakit; her namazın kendi vakitleri içinde kılınması gereklidir. Vakit günün belli zaman dilimlerinde yerine getirilmesi gereken bir şarttır.
6- Niyet; kılınacak olan namaza kalb ile niyet etmektir.
Namaz kılarken yerine getirmemiz gereken şartlar
1- İftitah tekbiri; namaza başlarken "Allahu Ekber" diyerek tekbir almaktır.
2- Kıyam; namazda ayakta durmak demektir. Namazlarda sağlığımız elveriyorsa mutlaka ayakta durmamız gerekir.
3- Kıraat; namazda, Kur'an-ı Kerimden sure veya ayet okumaktır. Namazda okunması gereken asgari miktar, kısa üç ayet veya buna denk bir uzun ayettir.
4- Rükû; namazda kıraatten sonra elleri dizlere koyarak eğilmek demektir.
5- Secde; rükudan sonra ayak, diz ve ellerimizle beraber alnımızı ve burnumuzu yere koyarak kapanmaktır.
6- Ka'de-i ahîre; son oturuş demektir. Namazın sonunda "Ettehiyyatü" duasını okuyacak kadar oturmak namazın kılınış şartlarındandır.
Namazın eksiksik, dosdoğru olması için namazın şartlarına uymamız çok önemlidir. Namazın şartlarını yani farzlarını eksik veya hatalı yaptığımızda namazımız kabul olmaz. Bunlardan bir tanesi eksik olduğunda veya yapılmadığında o namaz kılınmamış sayılır. Bu durumlarda o eksiğimizi veya hatamızı gidererek namazı tekrar kılmalıyız. Örneğin, namaz kıldıktan sonra kıbleye dönmediğinizi farkettiniz o zaman namazınız olmaz. Veya namazda rükuya gitmeden direk secdeye kapandınız o zaman namazın kabul olmaz.
Peygamber Efendimiz (S.a.v.); “İnsanların hırsızlıkta en ileri olanı, kendi namazından çalan kimsedir.”